YÖK’TEN ARAŞTIRMA ÜNİVERSİTELERİNİN GÜÇLÜ BÖLÜMLERİNE KADRO DESTEĞİ

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç, ilk kez yürüttükleri çalışma kapsamında, araştırma ve aday araştırma üniversitelerinin sadece “en yüksek performans sergiledikleri alanlarına” olmak üzere 215 yeni akademisyenin atamasının yapılacağını bildirdi.

Saraç, YÖK’ün araştırma ve aday araştırma üniversitelerine ilişkin yürüttüğü çalışmalara ilişkin açıklamalarda bulundu.

Yeni YÖK olarak ülkenin öncelikli hedefleri ve alanları kapsamında nitelikli bilgi üretmeyi teşvik etmek, araştırmacı doktora sahibi insan sayısını artırmak, disiplinlerarası çalışmaları ve iş birliklerini teşvik etmek, uluslararası iş birliklerini güçlendirmek ve üniversitelerin uluslararası görünürlüğünü artırmak amacıyla Türk yükseköğretiminde bir ilk olan “İhtisaslaşma ve Misyon Farklılaşması Projesi”ni hayata geçirdiklerini hatırlatan Saraç, bu projenin araştırma üniversiteleri ve bölgesel kalkınma odaklı üniversiteler olarak iki kulvarda sürdürüldüğüne dikkati çekti.

Türk yükseköğretim sistemine kazandırdıkları bu süreçlerde yeni bir adım atarak araştırma ve aday araştırma üniversiteleri için ek kadro takviyesinin yapıldığını anımsatan Saraç, yeni çalışmalarında da bu kadroların kullanımı için ilgili üniversitelerin güçlü yönlerinin esas alındığını açıkladı.​ 

Üniversitelerin en iyi performans sergiledikleri çalışma alanları belirlendi

Yekta Saraç, projenin hayata geçirilmesinden sonra YÖK tarafından araştırma ve aday araştırma üniversitelerine her yıl ek kadro desteğinin sağlandığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Cari usule ilaveten araştırma üniversitelerine verilen bu ek kadrolar, rektörlükçe üniversitelerin çeşitli bölümlerine eşit olarak dağıtılmaktaydı. Bu dağıtımın YÖK’ün projesine olumlu katkısı sınırlı oluyordu. Bunun üzerine başarıyı esas alacak şekilde yeni bir uygulamaya geçilmesi gerektiği düşüncesiyle Yeni YÖK olarak yeni bir uygulamayı hayata geçirdik. Başarılı üniversitelerde başarılı birimlerin öne çıkarılmasını hedefledik. Bu projenin başarıya ulaşmasında veri yönetimine dayalı doğru bir yönlendirmenin öneminin büyük olduğu da dikkate alınarak, araştırma üniversitelerinin uluslararası görünürlüğü önde olan birimleri ve bölümleri, en yüksek performans sergiledikleri çalışma alanları titiz bir çalışma ile belirlendi.”

Belirlenen üst alanlar ve öneri mahiyetinde sunulan alt alanlar çerçevesindeki ilgili ana bilim dallarının öğretim elemanı kadrolarında, 2019 yılında kullanılmak üzere (cari usuldeki kadro atama izinlerine ilaveten) her bir araştırma üniversitesine 15, her bir aday araştırma üniversitesine de 10 adet ilave atama izninin Kurulumuzca yükseköğretim kurumlarına tahsisi teklifimiz Cumhurbaşkanlığı makamınca uygun bulunmuş ve bu politikamız desteklenmiştir. Kendilerine müteşekkiriz.”​ 

“Atama yapılabilecek üst ve alt alanlar belirlenerek kadro tahsisi yapıldı”

Bu çalışmayla birlikte ilk kez, araştırma ve aday araştırma üniversitelerine verilen bu ilave kadrolar için YÖK’ün belirlediği üst alanlar ve öneri mahiyetinde sunduğu alt alanlardaki ilgili ana bilim dallarına atama yapılmasının şart koşulduğunu bildiren Saraç, “Üniversiteler, ilave atama izinlerini yapılan çalışma neticesinde belirlenen en yüksek performans sergiledikleri alanlarda kullanabilecek. Biz çerçeveyi belirledik, üniversiteler de bu çerçeve ile sınırlı olmak üzere ana bilim dallarını belirleyecek.” dedi.

Saraç, bu projeyle araştırma üniversitelerinin desteklenmelerinde ilk defa uluslararası sıralamalardaki yerlerine katkı sağlayan birimlerin merkezi olarak desteklenmesi aşamasına geçildiğini kaydederek, “Belirlediğimiz alanlar aynı zamanda bu üniversitelerin uluslararası sıralamalarda daha fazla varlık gösterdikleri alanlar. Bundan sonraki aşama ise bunun daha alt birimine geçmek, yani başarılı akademisyene değmek. Bütün sistem, başarılı üniversite, başarılı bölümler, başarılı bilim insanları ve başarılı öğrenciler merkeze alınarak, yani yukarıdan aşağıya doğru her düzeyde başarıya esaslı bir yapılanma ile yeniden inşa ediliyor. Sistemi tecrübe ve bilgiye dayalı bir zeminde, başarıyı önceleyerek yeniden kurguluyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.​ 

Sağlık, fen ve mühendislik bilimleri üst alanlarda ağırlıkta

YÖK tarafından her üniversiteye farklı olacak şekilde belirlenen üst alanlar arasında fizik ve astronomi, yer bilimi, biyokimya, genetik ve moleküler biyoloji, enerji, farmakoloji, toksikoloji ve farmasötikler, bilgisayar bilimi, tarım ve biyolojik bilim, inşaat ve yapısal mühendislik, kontrol ve sistem mühendisliği, endüstri ve imalat mühendisliği, malzeme bilimi, tıp ve sağlık, diş hekimliği, kimya, kimya mühendisliği, psikoloji ve matematik gibi alanlar bulunuyor.

YÖK’ün yeni düzenlemesine göre örneğin Ankara Üniversitesi YÖK tarafından belirlenen sadece “fizik, tıp ve sağlık, çevre bilimi, diş hekimliği ve psikoloji” üst alanları ile önerilen alt alanlarla ilişkilendirilen kadrolara atama yapabilecek.​ 

Üst alanlara ait alt alanlar da öneri mahiyetinde üniversitelere iletildi

Örneğin, İstanbul Teknik Üniversitesi için belirlenen yedi üst alandan biri olan “yer bilimi” alanı için depremler, aerosoller, hava kalitesi, iklim modelleri, flotasyon, uydu görüntüleri alt alanları önerildi.

Boğaziçi Üniversitesi için belirlenen 6 üst alandan biri olan “kontrol ve sistem mühendisliği” için “kontrolörler, karar verme sistemleri, bulanık mantık, çok etmenli (multi-agent) sistemler, robotik, hata tespiti (endüstriyel elektronik), proses izleme”; Gazi Üniversitesi için belirlenen 6 üst alandan biri olan “elektrik elektronik mühendisliği” için “galyum nitrür, ışık yayan diyotlar, yüksek elektron hareketlilik transistörleri, rüzgar enerjisi, elektrik enerjisi iletim ağları, kablosuz sensör ağları, sensör düğümleri” alt alanlar olarak önerildi.

Hacettepe Üniversitesi için belirlenen yedi üst alandan biri olan “tıp ve sağlık” için alt alan olarak “immünoloji, alerji, mikrobiyoloji, nörolojik hastalıklar ve omurga hastalıkları üzerine temel araştırmalar” önerildi.

Saraç, bu yaklaşımın diğer alanların ihmal edildiği anlamına gelmeyeceğini, sistemin bütününü, yani fen-mühendislik, sağlık ve sosyal alanları da desteklediklerini fakat bunu artık üst bir politika ve planlama çerçevesinde yaptıklarını söyledi.

Yekta Saraç, şunları kaydetti:

“Bu atılan son adım ise ülke kalkınmasının yanı sıra üniversitelerin dünya sıralamalarındaki yerinin yükselmesine de katkı sağlayacaktır. Yeni YÖK olarak üniversiteleri birbiriyle yarıştığı bir aşamaya getirdik. Bundan sonraki aşama olarak araştırma üniversitelerinin bölümlerinin ve ana bilim dallarının da birbirleriyle rekabet edeceği ve yarışacağı bir aşamaya geçirmek istiyoruz. Çok üreten ile az üreten tefrik edilmeli. Bu gibi yeni ve yenilikçi girişimlerimiz önümüzdeki günlerde devam edecektir. Bundan sonra başarılı akademisyenlere de değmek istiyoruz.”

Proje kapsamında 11 araştırma, 5 aday araştırma üniversitesi belirlenmişti

YÖK tarafından ilgili paydaş kurum ve kuruluşların da görüşleri dikkate alınarak Ankara, Boğaziçi, Erciyes, Gazi, Gebze Teknik, Hacettepe, İstanbul Teknik, İstanbul, İstanbul Üniversitesi – Cerrahpaşa, İzmir Yüksek Teknoloji ve Orta Doğu Teknik üniversiteleri “araştırma üniversitesi” olarak, Çukurova, Ege, Selçuk, Uludağ ve Yıldız Teknik üniversiteleri de “aday araştırma üniversitesi” olarak belirlenmişti.

Kaynak: Anadolu Ajansı